Sözlerin en doğrusu Allah'ın kelamı, yolların en hayırlısı Muhammed Aleyhisselam'ın yoludur. Dinde her sonradan çıkarılan şey bidattir.Her bidat sapıklıktır ve her sapıklık da cehennemdedir (Muslim no: 867)

Duâ

Duâ

Daru's-Sunne Neşidler

17 Nisan 2012 Salı

Okulların Önündeki Engeller

Bismillah          
  Rejimin "Milli Eğitimi" masum göstermek için çırpındığına, 4+4+4 gibi yeni formüllerle kız çocuklarını da okula göndermek için çağrı yaptıklarına, birçok müslüman (!) cemaat ve derneklerin de bunu desteklediklerine şahit oluyoruz. Dinini bilen her müslüman şunu da zorunlu olarak bilir ki, "Ebu Cehil Okulları" diyebileceğimiz bu okullara çocukların gönderilmesinin meşru olmasının önünde birçok engeller vardır.

          Bugün birçok müslümanın akidelerinin kaçınılmaz bir gereği olarak koymaları gereken tavrı savsaklamış olmaları, İslam dinine düşmanlık edenlerin, çocuklarımız üzerindeki iştahlarını kabartmıştır. Şu anda ülkemizin idaresinde bulunan yöneticiler ise her ne kadar namaz kılan kimseler olsalar da, İslam dininin kuralları konusunda cahil yahut Ehli Sünnete aykırı (Şia, Haricilik, Mürcie, Sufiyye, Mutezile, Hadis inkarcıları gibi) sapık fırkalara ait görüşler taşımaktadırlar. Bu sebeple onların kokuşmuş sisteme çözüm olduğunu iddia ederek getirdikleri teklifler, eşeğe altın semer vurmaktan ibarettir. Lakin semer değişse de eşek yerinde duruyor!
       
            Evet, onların kendi kabulleri ve itikadları doğrultusunda önerdikleri çözümler kendileri gibi inananları tatmin edebilir. Lakin bizler - yani vahiyle gelen ve asr-ı saadette uygulanan hak dini her türlü mezhep, meşrep, tarikat, cemaat ve sectlerin üzerinde tutan selefiler - çocuklarımızı devlet okullarına ve birçok özel okullara göndermeyi mevcut şartlarda kesinlikle caiz göremeyiz. Bunun sebeplerini özet olarak aşağıda sıralayacağım. 

           Bizlerden alınan vergilerin böyle eğitim verilen okullara harcanmasından kesinlikle razı değiliz. Müslümanlardan ricamız, haklarını talep etmeleri, akidelerinin kendilerine yüklediği bu önemli farzı ihmal etmemeleri, zikredeceğimiz olumsuzluklardan uzak, meşru okullar kurulması için gerekenleri yapmaları, uyduruk tevillere aldanarak mevcut şartlar düzeltilmeden çocuklarını batıl ideolojilerin sunulduğu eğitim(!) kurumlarının ateşine atmamalarıdır. Hiçkimsenin bizleri inancımıza aykırı işler yapmaya zorlayamayacağını unutmamalarını, zorlasalar dahi tercih edeceğimiz tek değerin inancımızın bize yüklediği değerler olduğunu hatırlatmak isteriz. Hayat, böylesi mücadeleler için vardır. Allah bizleri hayatlarını kendisinin doldurulmasını emrettiği değerlerle dolduran kimselerden kılsın, onu hevâ ile dolduranlardan eylemesin.  

Çocukların Mevcut Okullara Gönderilmesindeki Engeller:

1- Akideye Aykırı Unsurlar


a- Bayrağın kutsallaştırılıp put haline getirilmesi ve istiklal marşı törenlerinde bayrak karşısında saygı duruşu yapılarak Allah’tan gayrına ibadet sunulması.
b- Ölüler için saygı duruşu merasimleri ile Allah’tan gayrına ibadet edilmesi
c- And törenleri ile Allah’tan başkası adına yemin edilerek şirk koşulması.
d- And törenlerinde küfrî ideolojilere bağlılık yemini edilmesi.
e- Küfür konusunda tagutlara itaat edilmesi
f- İslam dışı (cumhuriyet, ulusal egemenlik, milli gençlik bayramları gibi) küfür bayramlarının kutlanması ve bu batıl bayramlara şahit olunması
g- Öğrencilerin vakit namazlarını ve Cuma namazlarını kılamamaları
h- Kız çocuklarının tesettürü terk etmeleri. Şüphesiz tesettür imandan, açılmak ise münafıklıktandır. "Çocuklar başlarını okullarda açıversin, dışarıda örterler" diyenler nifak önderleridirler. Maalesef bu söylemi cahil müslümanların dillerine de doladılar. Yahut "Henüz buluğa ermedi, örtünmek onlara farz değil" gerekçesiyle, bunu caiz sayanlar, çocukları fısk ve küfür üzere yetiştirmek ve bu çağlarında verilmesi gereken haya eğitimini yok etmek isteyen kimselerdir.  Ana babaların üzerine düşen sorumluluk, çocuklarını İslamın kurallarına göre eğitmeleridir. Onların tesettüre alıştırılmaları ve tıpkı hırsızlığa, yalancılıa meyletmelerine "daha küçük, birşey olmaz" demeden musaade etmedikleri gibi, açılıp saçılmaya ve hayasızlığa meyletmelerine de musaade etmemeleri gerekir.
ı- Müfredatta kemalizm dini, laiklik, demokrasi, sufizm, darvinizm vb. İslama aykırı dinlerin empozesi ve müstehcenlik gibi ahlaka aykırı unsurların telkini. (Bugün imam hatip liselerinde dahi hadis inkarcısı zındık meslek dersi  hocaları, öğrencilerini İsa aleyhisselamın nüzulü, Mehdi, Deccal, kabir azabı gibi konuları inkara zorlamaktadırlar) Anne babalar, bu küfür ideolojileri üzerine çocuklarının eğitilmesine nasıl göz yumabilirler? Hiçbir ana baba, evladının ateşe girmesine göz yumabilir mi?
i- Bilim adına uydurulan modern hurafelerin vahyin önüne geçirilmesi, çocuklara dünyanın döndüğü, güneşin sabit olduğu vb. batıl düşüncelere inanmalarının telkin edilmesi

2- Fısk Unsurları


a- Müzik derslerinde dinin haram kıldığı çalgı aletlerinin kullanılması ve dinletilmesi
b- Resim derslerinde ruh taşıyan canlıların çizilmesi
c- Kız ve erkek öğrencilerin aynı sınıflarda eğitim görmeleri
d- Okullar önünde dikilen putlar ve her sınıfa asılması şart koşulan suretler, bu okullara ve sınıflara girmenin meşru olmasını engellemektedir.
e- Öğretmen için öğrencilerin ayağa kalkmaya zorlanmaları (Şüphesiz böyle bir ayağa kalkma tazim talebi içindir ve bu talebe icabet edilmemesi gerekir)
f- Teneffüs zillerinde müzik çalınması
g- Kız öğrencilerin yanlarında mahremi bulunmadan yaşadıkları yerleşim bölgesinin dışına çıkmaları caiz değildir.
h- Beden Eğitimi derslerinde erkek ve kız öğrencilerin tesettürleriyle ilgili olumsuzluklar
ı- Fısk konusunda tagutlara itaat edilmesi.
İ- Okul kıyafetlerinde, traş biçimlerinde, okul amblemlerinde vs. kafirlere benzeme

Meclislerin Keffareti

Meclislerin Keffareti
"Subhâneka'llâhumme ve bihamdik ve eşhedu en lâ ilâhe illâ ente estağfiruke ve etûbu ileyk" (Taberani 10/164, el-Elbânî Sahîhu'l-Câmi (4487)