Sözlerin en doğrusu Allah'ın kelamı, yolların en hayırlısı Muhammed Aleyhisselam'ın yoludur. Dinde her sonradan çıkarılan şey bidattir.Her bidat sapıklıktır ve her sapıklık da cehennemdedir (Muslim no: 867)

Duâ

Duâ

26 Ağustos 2013 Pazartesi

Bid’at Ehlini ve Münafıkları Asık Suratla Karşılamak Güzel Ahlaka Dahildir


Bid’at Ehlini ve Münafıkları Asık Suratla Karşılamak Güzel Ahlaka Dahildir
Ebu Muaz el-Çubukâbâdî
Abdullah b. Mes’ud radıyallahu anh “Kafirlerle ve münafıklarla cihad et” ayeti hakkında şöyle dedi:
بِيَدِهِ فَإِنْ لَمْ يَسْتَطِعْ فَبِلِسَانِهِ، فَإِنْ لَمْ يَسْتَطِعْ فَبِقَلْبِهِ، وَلْيَلْقَهُ بِوَجْهٍ مُكْفَهِرٍ.
“Eliyle cihad eder, buna gücü yetmeyen diliyle, buna gücü yetmeyen kalbiyle cihad eder ve asık surat gösterir.”Sahih mevkuf. İbn Ebi Hatim, Tefsir (7/333) Taberi (14/358)
Diğer lafzı şöyledir: İbn Mes’ud radıyallahu anh dedi ki:

إِذَا لَقِيتَ الْفَاجِرَ فَالْقَهُ بِوَجْهٍ مُكْفَهِرٍ
“Günahkar kimseyle karşılaştığında onu asık suratla karşıla” Sahih mevkuf. Taberani (9/112) Zehebî Mu’cemu’l-Latif (39)
Diğer bir lafzı şöyledir: İbn Mesud radıyallahu anh dedi ki:
«إِذَا كَانَ لَكَ جَارٌ فَاجِرٌ لَا تَسْتَطِيعُ لَهُ غَيْرًا فَالْقَهُ بِوَجْهٍ مُكْفَهِرٍّ»
“Eğer günahkar bir komşun olursa ve onu değiştirmeye (ıslah etmeye) gücün yetmezse onu asık suratla karşıla” Sahih mevkuf. Hennad es-Seri, Zühd (1251) Vekî Zühd (532)
İbn Mes’ud radıyallahu anh şöyle demiştir:
لَمَّا نَزَلَتْ: {يَا أَيُّهَا النَّبِيُّ جَاهِدِ الْكُفَّارَ وَالْمُنَافِقِينَ وَاغْلُظْ عَلَيْهِمْ} أُمِرَ رَسُولُ اللهِ صَلى الله عَلَيه وَسَلم أَنْ يُجَاهِدَ بِيَدِهِ, فَإِنْ لَمْ يَسْتَطِعْ فَعَلَيْهِ بِوَجْهٍ مُكَفَهِرٍّ
Ey Nebi! Kafirlerle ve münafıklarla cihad et” ayeti indiği zaman Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem; el ile cihad etmesi, buna gücü yetmezse onları asık suratla karşılamakla emrolundu.” Sahih. Beyhaki, Şuabu’l-İman (7/38)
İbn Mes’ud radıyallahu anh’den: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
تقربُوا إِلَى الله عز وَجل ببغض أهل الْمعاصِي وألقوهم بِوُجُوه مكفهرة والتمسوا رضَا الله بسخطهم وتقربوا إِلَى الله بالتباعد مِنْهُم
Allah’a isyan bayrağı açanlara kalben kızmakla Allah’a yakınlaşmaya çalışın. Onları asık yüzle karşılayın. Onlara kızmakla Allah’ın rızasını arayın. Onlardan uzaklaşmakla Allah’a yakınlaşın.” Hasen ligayrihi. İbn Şahin et-Tergib (482) Deylemi (2320) İbn Hacer, Garaibu’l-Multekita (el yazma no: 1234) Malik b. Migvel bunu İsa aleyhi's-selâm’ın sözü olarak nakletmiştir: İbnu’l-Mubarek, ez-Zuhd (355) Ahmed, Zühd (299)
Ebu Hazım Abdulgaffar b. el-Hasen – Abdulaziz b. Ebi Ravvad – Nafi – İbn Ömer radıyallahu anhuma isnadıyla: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
مَنِ انْتَهَرَ صَاحِبَ بِدْعَةٍ مَلَأَ اللَّهُ قَلْبَهُ أَمْنًا وَإِيمَانًا، وَمَنْ أَهَانَ صَاحِبَ بِدْعَةٍ أَمَّنَهُ اللَّهُ يَوْمَ الْفَزَعِ الْأَكْبَرِ، وَمَنْ أَلَانَ لَهُ وَأَكْرَمَهُ أَوْ لَقِيَهُ بِبِشْرٍ فَقَدِ اسْتَخَفَّ بِمَا أُنْزِلَ عَلَى مُحَمَّدٍ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
Bidat sahibini red ve inkar eden kimsenin kalbini Allah emniyet ve imanla doldurur. Bid’at sahibini aşağılayan kimseyi Allah büyük korku gününde güvende kılar. Bid’at sahibine yumuşak davranıp ona ikramda bulunan ve güleryüz gösteren kimse Allah’ın Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem)’e indirdiğini hafife almış olur.” Hasen. Kudaî Musnedu Şihab (537) İsnadında Ebu Hazım Abdulgaffar b. el-Hasen hakkında Ebu Hâtim: “sakınca yok” demiştir.
Ebu Nuaym’ın rivayetinde şu şekildedir:
مَنْ أَعْرَضَ عَنْ صَاحِبِ بِدْعَةٍ بِوَجْهِهِ بُغْضًا لَهُ فِي اللهِ مَلَأَ اللهُ قَلْبَهُ أَمْنًا وَإِيمَانًا وَمَنْ نَهَى عَنْ صَاحِبِ بِدْعَةٍ أَمَّنَهُ اللهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ الْفَزَعَ الْأَكْبَرَ وَمَنْ سَلَّمَ عَلَى صَاحِبِ بِدْعَةٍ وَلَقِيَهُ بِالْبُشْرَى وَاسْتَقْبَلَهُ بِالْبُشْرَى فَقَدِ اسْتَخَفَّ بِمَا أَنْزَلَ اللهُ عَلَى مُحَمَّدٍ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
Kendisine Allah için buğzederek bid’at sahibinden yüzünü çeviren kimsenin kalbini Allah emniyet ve iman ile doldurur. Kim bir bid’at sahibinden sakındırırsa Allah onu kıyamet gününde büyük korkudan emin kılar. Bid’at sahibine selam veren ve onu güler yüzle karşılayıp, güler yüzle ona yönelen kimse, Allah’ın Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’e indirdiğini hafife almıştır.”Ebu Nuaym Hilye (8/199) Hatib Tarih (10/263)
Diğer rivayetinde lafzı şu şekildedir:
مَنْ أَعْرَضَ بِوُجْهِهِ عَنْ صَاحِبِ بِدْعَةٍ بُغْضًا لَهُ مَلَأَ اللَّهُ قَلْبَهُ أَمْنًا وَإِيمَانًا وَمَنِ انْتَهَرَ صَاحِبَ بِدْعَةٍ آمَنَهُ اللَّهُ يَوْمَ الْفَزَعِ الْأَكْبَرِ وَمَنْ أَعَانَ عَلَى صَاحِبِ بِدْعَةٍ رَفَعَهُ اللَّهُ فِي الْجَنَّةِ مِائَةَ دَرَجَةٍ وَمَنْ سَلَّمَ عَلَى صَاحِبِ بِدْعَةٍ أَوْ لَقِيَهُ بِالْبِشْرِ أَوِ اسْتَقْبَلَهُ بِمَا يَسُرُّهُ فَقَدِ اسْتَخَفَ بِمَا أَنْزَلَ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ عَلَى مُحَمَّدٍ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ
Kim kendisine buğzederek bid’at sahibinden yüzünü çevirirse Allah onun kalbini emniyet ve imanla doldurur. Kim bid’at sahibini reddederse Allah onu büyük korku gününde emin kılar. Kim bir bid’at sahibine karşı yardım ederse Allah onun cennette yüz derecesini yükseltir. Kim bir bid’at sahibine selam verirse veya onu güleryüzle karşılar ya da onu sevindirecek şekilde yönelirse Allah Azze ve Celle’nin Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’e indirdiğini hafife almıştır.” Herevî Zemmu’l-Kelâm (949) Hatib, Muvazzahu Evham (288) Hadisu Ebi’l-Fadl ez-Zuhri (no:147) İbn Ebi’l-Muberred, Cem’u Cuyuşi’d-Desakir Ala İbn Asakir (no: 46) Deylemi (5779) İsnadında bulunan el-Huseyn b. Halid hakkında İbn Main: “Sika değil” dedi. İbn Adiy: “Hadislerinin geneli zayıf veya meçhul kimselerdendir” demiştir. Ancak Huseyn b. Halid tek kalmamıştır.
Ebu Nuaym, el-Hilye’de (8/200)… İbrahim b. Edhem’in arkadaşı; Muhammed b. Mansur ez-Zahid yoluyla Abdulaziz b. Ebi Ravvad – Nafi – İbn Ömer radıyallahu anhuma’dan rivayet etmiştir…
İbn Asakir (54/199); …Muhammed b. Mansur - Abdulaziz b. Muhammed ed-Deraverdi – Nafi – İbn Ömer radıyallahu anhuma isnadıyla rivayet etmiştir: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki:
مَنْ أَرْعَبَ صَاحِبَ بِدْعَةٍ مَلأَ اللَّهُ قَلْبَهُ يُمْنًا وَإِيمَانًا وَمَنِ انْتَهَرَ صَاحِبَ بِدْعَةٍ أَمَّنَهُ اللَّهُ مِنَ الْفَزَعِ الأَكْبَرِ وَمَنْ أَهَانَ صَاحِبَ بِدْعَةٍ رَفَعَهُ اللَّهُ فِي الْجَنَّةِ دَرَجَةً وَمَنْ لانَ لَهُ إِذَا لَقِيَهُ تَبَشُّشًا فَقَدِ اسْتَخَفَّ بِمَا أَنْزَلَ اللَّهُ عَلَى مُحَمَّد
Kim bir bid’at sahibini korkutursa Allah onun kalbini bereket ve iman ile doldurur. Kim bir bid’at sahibi reddederse Allah onu büyük korkudan emin kılar. Kim bir bid’at sahibini aşağılarsa Allah onun cennette bir derecesini yükseltir. Kim onunla karşılaştığında yumuşak davranır ve güler yüz gösterirse Allah’ın Muhammed’e indirdiğini hafife almıştır.”
Suyuti’nin Lealiu’l-Masnua’da (1/230) naklettiğine göre; Ebu Nasr Ubeydullah b. Said b. Hâtim es-Secezî, el-İbane’de;… Abdulmecid b. Abdulaziz b. Ebi Ravvad – babası – Nafi – İbn Ömer radıyallahu anhuma isnadıyla rivayet ediyor: Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “
منْ أعرض بِوَجْهِهِ عَن صَاحب بِدعَة رَفعه الله فِي الْجنَّة مائَة دَرَجَة وَمن سلم عَلَى صَاحب بِدعَة ورحب بِهِ بالبشر فقد اسْتَخَفَّ بِمَا أَنْزَلَ اللَّهُ عَلَى مُحَمَّد،
Kim bir bid’at sahibinden yüzünü çevirirse Allah onun cennette yüz derecesini yükseltir. Kim bir bid’at sahibine selam verir ve güler yüzle onu rahatlatırsa Allah’ın Muhammed’e indirdiğini hafife almıştır.”

Meclislerin Keffareti

Meclislerin Keffareti
"Subhâneka'llâhumme ve bihamdik ve eşhedu en lâ ilâhe illâ ente estağfiruke ve etûbu ileyk" (Taberani 10/164, el-Elbânî Sahîhu'l-Câmi (4487)