Sözlerin en doğrusu Allah'ın kelamı, yolların en hayırlısı Muhammed Aleyhisselam'ın yoludur. Dinde her sonradan çıkarılan şey bidattir.Her bidat sapıklıktır ve her sapıklık da cehennemdedir (Muslim no: 867)

Duâ

Duâ

Daru's-Sunne Neşidler

21 Ocak 2021 Perşembe

Namazda Nereye Bakılır?

 Ebu Hureyre radiyallahu anh’den:

أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ " كَانَ إِذَا صَلَّى رَفَعَ بَصَرَهُ إِلَى السَّمَاءِ فَنَزَلَتْ {الَّذِينَ هُمْ فِي صَلَاتِهِمْ خَاشِعُونَ} فَطَأْطَأَ رَأْسَهُ

“Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem namaz kıldığı zaman gözünü semaya kaldırırdı. Bunun üzerine “Onlar namazlarında huşûludurlar” (Mu’minun 2) ayeti nazil oldu. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem de başını eğmeye başladı.”[1]

Tabiinden bazılarından secde yerine bakılması hakkında maktu rivayetler gelmiştir. Bu hadis dışında namazda bakılacak yer hakkında merfu bir hadis sabit olmamıştır. Namazdaki oturuşlarda ise parmakla yapılan işarete bakmak varid olmuştur:

Abdullah b. ez-Zubeyr radıyallahu anhuma’dan:

إِذَا تَشَهَّدَ وَضَعَ يَدَهُ الْيُسْرَى عَلَى فَخِذِهِ الْيُسْرَى وَوَضَعَ يَدَهُ الْيُمْنَى عَلَى فَخِذِهِ الْيُمْنَى وَأَشَارَ بِأُصْبُعِهِ السَّبَّابَةِ لَا يُجَاوِزُ بَصَرُهُ إِشَارَتَهُ

“Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem teşehhüd yaptığı zaman sol elini sol dizine, sağ elini sağ dizi üzerine koyar, işaret parmağıyla işaret ederdi. Gözleri (bakışları) işaretini geçmezdi.”[2]

Rükû esnasında nereye bakılacağı hakkında ise merfu hadislerde bir açıklama gelmediğinden bir önceki rivayetin genel ifadesiyle amel edilir. Tabiinden Şureyk b. Abdillah rahimehullah’tan rükû esnasında ayaklara bakılacağını söylediği rivayet edilmiştir. Lakin bu maktû rivayet, dayanağı bilinmediği sürece ibadetlerde bir delil ifade etmez.

El-Elbani rahimehullah namazda secde yerine bakmak hakkında delil getirdiği şu rivayet ise hem isnad bakımından çok zayıftır, hem de namaz hakkında değildir:

Aişe radiyallahu anha’dan:

عَجَبًا لِلْمَرْءِ الْمُسْلِمِ إِذَا دَخَلَ الْكَعْبَةَ كَيْفَ يَرْفَعُ بَصَرَهُ قِبَلَ السَّقْفِ يَدَعُ ذَلِكَ إِجْلَالًا لِلَّهِ وَإِعْظَامًا دَخَلَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ الْكَعْبَةَ مَا خَلَفَ بَصَرُهُ مَوْضِعَ سُجُودِهِ حَتَّى خَرَجَ مِنْهَا

“Müslüman kimsenin Kâbe’ye girdiği zaman Allah Azze ve Celle için saygı ve tazimi terk ederek gözünü tavan tarafına nasıl kaldırabildiğine hayret ediyorum. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem Kâ’be’ye girdiği zaman çıkıncaya kadar gözünü secde yerinden ayırmadı.”[3]

Bu rivayetin isnadında Ahmed b. İsa b. Zeyd el-Lahmî’nin zayıflığı şiddetlidir. İbn Adiy onun münker rivayetleri olduğunu söylemiş, Darekutni “kuvvetli değil” demiştir. İbn Tahir onun yalancı olduğunu söylemiştir. Nitekim Zehebi, Beyhakî’nin Sunen’ini tehzibinde: “Bu rivayet, Ahmed b. İsa b. Zeyd et-Tinnisi’nin münker rivayetlerindendir” demiştir.[4] El-Elbani rahimehullah rivayeti değerlendirirken bu ravinin durumunu dikkatten kaçırmış, Hâkim’in “Buhârî ve Muslim'in şartlarına göre sahih“ demesini onaylamıştır. Muhtemelen Buhârî ve Muslim ricalinden olan Ahmed b. İsa b. Hassan el-Mısrî ile karıştırmıştır.



[1] Muslim'in şartına göre sahih. Hâkim (2/426) Beyhakî (2/283)

[2] Muslim'in şartına göre sahih. İbn Huzeyme (718) İbn Hibbân (5/271) Ahmed (4/3) Nesai (1275) Ebu Davud (990) Ebû Ya'lâ (12/179)

[3] Çok zayıf. İbn Huzeyme (3012) Hâkim (1/653) Beyhakî (5/158) el-Elbani Aslu Sifati’s-Salat (1/231)

[4] Zehebi el-Muhezzeb Fi İhtisari’s-Suneni’l-Kebir (8145)

Meclislerin Keffareti

Meclislerin Keffareti
"Subhâneka'llâhumme ve bihamdik ve eşhedu en lâ ilâhe illâ ente estağfiruke ve etûbu ileyk" (Taberani 10/164, el-Elbânî Sahîhu'l-Câmi (4487)