Sözlerin en doğrusu Allah'ın kelamı, yolların en hayırlısı Muhammed Aleyhisselam'ın yoludur. Dinde her sonradan çıkarılan şey bidattir.Her bidat sapıklıktır ve her sapıklık da cehennemdedir (Muslim no: 867)

Duâ

Duâ

Daru's-Sunne Neşidler

14 Haziran 2022 Salı

Küfür Diyarında Velisiz Nikahın Hükmü - el-Elbani

 Ali el-Halebi dedi ki: “Velisiz nikâh olmaz” hadisi hakkında bazı kardeşler mesela Avrupa ülkelerindeki durumu soruyorlar. Orada Müslüman kadınlardan biriyle evlenmek istiyor, lakin kadının babası Hristiyan olduğu için onlardan isteyemiyor. Bu konuda çok sıkıntı oluyor. Babasından izin isteyemiyor, istese de izin vermesi beklenen bir durum değil. Böyle bir durumda velisinin iznini istemeden evlenmenin hükmü nasıl olur? Bu evlilik kayıt altına alınıyor.

El-Elbani dedi ki: “Bu sorudan önce şunu sormak lazım: Bu nikah akdi kilisede mi oluyor?”

Halebi dedi ki: “Hayır kilisede değil.”

El-Elbani dedi ki: Güzel. Şuan Amerika’da Kanada’da bulunan Mahmud Murad kardeşimiz İslam hükmü bulunmayan kâfir ülkelerinde sorulan bu türden çok sorular soruyor. Orada yaşayan Müslümanların seçkinlerinden bir komisyon veya cemaat bulunmalı, dini yargı işlerini temsil etmelidirler. O zaman Müslime bir kadın veya kafire bir kadına talip olan Müslüman erkek, veli izni alma imkanı olmadığı zaman velisi olmayanın velisi kadı olur. Bu komisyon da kadı mesabesindedir. Yani bu işi fertler üstlenirse kaos olur. Durum tamamen zina gibi olabilir. Bu yüzden mümkün olan sınırlarda kayıt altına alınması zorunludur…

Birisi dedi ki: “Orada mescid imamı varsa?”

El-Elbani dedi ki: Evet, lakin ben yalnızca mescid imamını kastetmiyorum. Çünkü genellikle mescid imamı sıradan bir adam olur. Bazen kıraati güzel olur, bazen güzel olmaz, bazen namaz hükümlerini dahi bilmeyen biri imam olur. Fakat eğer güvenilir Müslümanlardan bir komisyon kurulursa Müslümanların maslahatlarını gözetirler. O zaman iş daha kuvvetli olur. Yani şuan bu ülkelerde kızın nikah akdine müsaade etmeyen velisi ile meydana gelebilecek ihtilafta bu yeterli olmaz. Talip olan kimse iki şahitle mescid imamına gitse ve akit yapsa, dini yargılama gerektiren bir durum ortaya çıksa bu dini yargılamayı üstlenecek bir komisyon veya cemaat bulmamız gerekir. Mescid imamı bir alim dahi olsa bu konuda yeterli olmaz.

Birisi dedi ki: “Bunlar mevcut olursa, boşanmış bir kadın gelse ve birisi onunla evlense, kadın: “Benim velim yok” dese kadı onun velisi olsa tamam olur yani?

El-Elbani dedi ki: Onun işini o üstlenir. Yani bunda ne var?

Soran dedi ki: Kadı tek başına veli oluyor

El-Elbani dedi ki: bu yeterlidir.

Soran dedi ki: “Burada din ile hükmedilmediği söyleniyor şeyhim.”

El-Elbani dedi ki: Yeterlidir. Lakin burada kanunlar bir yana, dini yargılamayla ilgili meseleler var. Sizler medenî nikâh denilen nikahı biliyorsunuz.  Bu Cemal Abdunnasır’ın getirdiği kötülüklerdendir. Kanunlar bir yana, dini yargılama yapan ve “Kadın buluğa erdiğinde özgürdür, velisinin izni olmadan kendisini evlendirebilir” diyen Ebu Hanife’nin mezhebini benimsemiş bazı kadılar da var. Kadı hakkında bu durumun da düşünülmesi gerekir! Senin bahsettiğin kadı böyle midir? Hanefi mezhebini benimsemiş olduğu halde kanuna göre akit yaparsa Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’in şu hadisi ne olacak: “Hangi kadın kendisini velisinin izni olmadan evlendirirse nikâhı batıldır, nikâhı bâtıldır, nikâhı bâtıldır. Eğer anlaşamazlarsa sultan (yönetici) velisi olmayanın velisidir.” İhtilaf ettikleri zaman bu kadı hareket noktasıdır. Bu güzel, ama hareket noktası Hanefi mezhebi olursa velisinin olup olmaması arasında fark olmaz. Bu durumda bu caiz değildir.

Link:

الشيخ محمد ناصر الالباني-سلسلة الهدى والنور-جديد-0831-2 (alathar.net)

Meclislerin Keffareti

Meclislerin Keffareti
"Subhâneka'llâhumme ve bihamdik ve eşhedu en lâ ilâhe illâ ente estağfiruke ve etûbu ileyk" (Taberani 10/164, el-Elbânî Sahîhu'l-Câmi (4487)