Sözlerin en doğrusu Allah'ın kelamı, yolların en hayırlısı Muhammed Aleyhisselam'ın yoludur. Dinde her sonradan çıkarılan şey bidattir.Her bidat sapıklıktır ve her sapıklık da cehennemdedir (Muslim no: 867)

Duâ

Duâ

2 Aralık 2023 Cumartesi

Pantolon Giymeyi Şart Koşan İşte Çalışılır mı?

 Şeyh el-Elbanî rahimehullah’a şöyle soruldu: “Marangozluk ve benzerleri gibi işlerde şart koşulan pantolon giymenin hükmü nedir?”

Cevap: Pantolun giymek zaruret midir?”

Soru sahibi: “Ben bir şirkette çalışıyorum ve pantolon giymeyi şart koşuyorlar.”

El-Elbani: Müslümana Allah’ın dinine muhalif olan şeyi şart koşan böyle bir şirkette mi çalışıyorsun? Burada çalışman zaruret midir? Ne mecburiyetin var?

Zaruret; kendini helâk olma riskinden kurtarmak için yapmak zorunda kaldığın şeydir. Sen şirkette çalışıyorsun ve şirket sana dine aykırı davranmanı emrediyor! Bu şirkette çalışmayı terk etsen helak mı olursun? Açıkça söyle, hayır de!

O halde şuan insanların zaruret dedikleri şey aslında hâciyyat denilen bir ihtiyaçtır. Hâlbuki bu olmadan da olur.

“Zaruretler mahzurları mubah kılar” kaidesine uydurmak için buna “zaruret” adını veriyorlar!

Ey kardeşim! Zaruret falan yok! Nerede zaruret?

Kardeşlerimizden biri şirketlerden birinde bir işe girdi. Sonuçta evraklar imzaladı, onlara has diplomasiyle:

“Elbise yerine pantolon giysen” denildi. O da onlara

“Neden” dedi. Dediler ki:

“Kanun böyledir.” Elhamdulillah adam - kimseyi Allah’a karşı temize çekemeyiz ama zannımıza göre - Allah’tan korkan ve sakınan biriydi. Öncelikle rızkın Allah’ın elinde olduğunu biliyor ve Allah Teâlâ’nın:

 Kim Allah’tan sakınırsa ona bir çıkış kılar ve ummadığı yerden onu rızıklandırır” (Talak 2-3) ayetlerine iman ediyordu. İşini dönüşü olmayan üç talakla boşadı ve şirkete kul olmaktansa daha üstünü olan hürriyetle yaşadı. Öyleyse bazı şeyleri zaruret diye isimlendirmek bir hata, bu yanlış isimlendirme üzerine mahzurları mubah kılmak ise hata üstüne hatadır.”

(Silsiletu’l-Hedy ve’n-Nur kaset no: 342)

Meclislerin Keffareti

Meclislerin Keffareti
"Subhâneka'llâhumme ve bihamdik ve eşhedu en lâ ilâhe illâ ente estağfiruke ve etûbu ileyk" (Taberani 10/164, el-Elbânî Sahîhu'l-Câmi (4487)