Bismillah.
Şifahen sorulan bir soruda cihadda veya düşman topraklarında tırnakları uzatmanın yahut düşmana heybetli görünmek için bıyıkları uzatmanın caiz olup olmadığı ve bu konuda halk arasında bazı sahabelerin bunu yaptığına dair dolaşan sözlerin aslının mevcudiyeti hakkında bilgi istenmiştir.
Cevap: Cihadda düşmana heybetli görünmek için bıyıkları uzatmanın meşru olduğunu gösteren şer'i bir delil veya herhangi bir sahabenin fiilini bulamadım. Hanefilerden Serahsi, İmam Muhammed'in Siyeru'l-Kebir şerhinde (1/81), darul-harpte düşmana karşı heybetli olmak için bunun mendup olduğunu zikreder. Lakin bu konuda herhangi bir delil zikretmemiştir. Hanefi fakih(!)lerin bu gibi zihinlerde üretilen şahsi görüşleri ve batıl kıyasları din kılarak "mendup" saymaları, meşhur çirkinliklerindendir.
Aslolan, "Bıyığından almayan bizden değildir" hadisinin genel kapsamlı hükmüdür.
Düşman topraklarında tırnakları uzatmaya gelince, bu konuda Ömer radıyallahu anh'e nispet edilen şöyle bir söz vardır:
وَفِّرُوا الْأَظْفَارَ فِي أَرْضِ الْعَدُوِّ ; فَإِنَّهُ سِلَاحٌ
"Düşman topraklarında tırnaklarınızı uzatınız. Zira o bir silahtır"
Bunu İbn Nehhas Meşariu'l-Eşvak'ta (no:855) İbn Ebi Şeybe'ye nispet ederek zikretmiş ve kitabın muhakkikleri (Halid el-İslambuli ve İdris Muhammed) Musannef'te bulamadıklarını söylemişlerdir.
Derim ki: Bu eseri Said b. Mansur, Sünen'inde (no:2884); İbnu'l-Mubarek'ten, o Ebu Bekr b. Ebi Meryem'den, o Ebu'l-Ahvas Hakîm b. Cubeyr'den (Doğrusu Ebu'l-Ahvas künyeli olan Hakim b. Umeyr'dir ve saduk bir ravidir) o da Ömer b. el-Hattab radıyallahu anh'den rivayet etmiştir.
Yine İbn Ebi Şeybe (Avvame tahkikiyle basılan nusha, no:19797) İsa b. Yunus - Ebu Bekr b. Abdillah (Ebu Meryem)'den, o da şeyhlerinden, onlar da Ömer radıyallahu anh'den isnadıyla rivayet etmiştir. Aynı tarikle Busayri, İthaf'ta (4410) Musedded b. Muserhed'in Müsned'inde rivayet ettiğini nakleder ve isnadı hakkında "zayıf" hükmü verir. Ayrıca bkz.: İbn Hacer, Metalibu'l-Aliye (2055)
Bu iki isnadda da Ebu Bekr b. Ebi Meryem tek kalmış olup zayıf bir ravidir ve ömrünün sonlarında da hafıza karışıklığına uğramıştır.
Bu konuda İbn Kudame, el-Mugni'de (9/167) ve İbn Nehhas (no:856) isnad zikretmeksizin Hakem b. Amr'dan şöyle naklederler:
أَمَرَنَا رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ أَنْ لَا نُحْفِيَ الْأَظْفَارَ فِي الْجِهَادِ، فَإِنَّ الْقُوَّةَ الْأَظْفَارُ
"Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem bize cihadda tırnaklarımızı kesmememizi emretti. çünkü tırnaklar kuvvettir."
Görüldüğü üzere bu konuda hüccet olabilecek birşey sabit olmamıştır. Allah en iyi bilendir.
Ebu Muaz.