Şeyh Muhammed
Takıyuddin el-Hilali rahimehullah, Sebilu’r-Reşad (3/22) kitabında şöyle
demiştir:
( .."فويل لهم مما كتبت أيديهم وويل لهم مما يكسبون" .. وقد وجد في
هذه الأمة من اتبع طريقهم ، فكتبوا المجلدات في الأحكام الشرعية ونسبوها إلى الله ورسوله ،
وليس فيها قال الله ، ولا قال رسوله ، فحللوا بها الفروج ، ونقلوا الأموال من ملك
شخص إلى شخص آخر ، وسفكوا بها الدماء افتراء على الله ، وهذا الوصف ينطبق على كل
كتاب ألف فيما يسمونه الفقه وحشي بالمسائل المجردة عن الدليل من الكتاب والسنة ،
وما أكثر هذه الكتب المظلمة ، ورحمة الله على عبد المؤمن بن علي الملك الموحدي
العالم ، الذي أمر بإحراق كتب الفروع في جميع أنحاء مملكته ، وأمر القضاة والمفتين
أن يقضوا ولا يفتوا إلا بدليل من الكتاب والسنة ....)
“Kendi elleriyle
kitap yazanlara veyl olsun! Kazandıkları şeyden dolayı onlara veyl olsun…” (Bakara
79) Nitekim bu ümmette de onların yollarına tabi olanlar bulunmaktadır. Din
hükümlerine dair ciltler dolusu kitaplar yazmışlar, bunları Allah’a ve rasulüne
nispet etmişlerdir. Halbuki bu kitaplarda “Allah buyurdu” ve “Rasulü buyurdu”
sözleri yoktur. Namusları helal saymışlar, bir şahsın malını başka bir şahsa
nakletmişler, Allah’a iftira ederek kanlar dökmüşlerdir. Bu özellik, “fıkıh”
diye adlandırılan, lakin kitap ve sünnet delillerinden yoksun olan meselelerle
dolu kitap yazan herkesin haline uygun düşmektedir. Bu kitapların çoğunluğu
karanlıktır. Allah, Muvahhidî’lerin alim kralı Abdulmu’min b. Ali’ye rahmet
etsin, O memlekette bulunan bütün füru (fıkhî detay) kitaplarının yakılmasını,
kadı ve müftülerin kitap ve sünnet delilinden başkasıyla fetva ve hüküm
vermemelerini emretmiştir.”
Tercüme: Ebû Muâz