Sahihu İbn Huzeyme, c.2 s.1233, Kitabu'l-Menasik, bab 73, "Nifas’lı kadına, ihrama girmek
istediğinde gusletmesinin ve istisfar[1]
yapmasının emredilmesi babı. Şayet gusletmek, hayızlı ve nifaslı olmayanları
temizlediği gibi, hayızlı ve nifaslı olanları da temizlemeseydi, hayız ve nifas
kanının kesilmesiyle temizlenmedikleri sürece gusletmeleri emredilmezdi. Burada
ancak sünnete tabî olunması gerektiği açıklanmaktadır. Zira şayet akıl veya re’y
cihetinden baksak, hayızlı ve nifaslı kadın, akıl ve re’y bakımından (kan
kesilmesi suretiyle) temizlenmedikçe gusletmez derdik. Lakin Nebî sallallahu
aleyhi ve sellem nifaslı ve hayızlı kadına gusletmesini emrettiğine göre ancak
O’nun emrini kabul etmek ve re’y ile kıyası terk etmek gerekir.”
[1]
İstisfar kelimesi, Mahir Yasin Fahl neşrinde tahrif edilerek “İstigfar”
şeklinde yazılmıştır. Doğrusu el-Azami neşrinde olduğu gibi “el-İstisfar”dır.
İbnu’l-Esir, en-Nihaye’de (4/234) istihaza hadisiyle
ilgili olarak şöyle der: “İstesfiri ve teleccimî: yani kan çıkan yere, kanamayı
önleyen tampon koy demektir. Bu, hayvanın ağzına vurulan geme benzetilmiştir.”