Şeyh Abdulhamid el-Hacurî hafazahullah, Şeyh Mukbil
rahimehullah’ın biyografisini yazdığı eserinde, “Tevhidu’l-Mutabaat” başlığı
altında şöyle demiştir:
“Allah, halkı yaratmış onlara kendisine itaat etmelerini emretmiş,
isyan etmelerinden yasaklamış, insanlara gönderdiği rasuller vasıtasıyla onlara
yolu açıklamış ve aydınlatmıştır: “İnsanlara Allah’a karşı rasullerden sonra
gerekçesi kalmasın diye müjdeleyen ve uyaran rasuller” (Nisa 165)
“Her ümmete; Allah’a ibadet edin, taguttan kaçının diye bir
rasul gönderdik.” (Nahl 36)
Onlar da Allah’ın farz kıldığı şeyi yerine getirmişler ve
dini tebliğ etmişlerdir. Allah onların hepsine salat etsin. Sonra dinde bid’atler
ve ayrılmalar meydana gelmiştir. Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şu hadisinde
bundan sakındırmıştır: “Bu ümmet yetmiş üç fırkaya ayrılacak, biri dışında
hepsi ateşte olacaktır.”
Şeyh Mukbil rahimehullah geldiğinde ayrılık ve parçalanma
son haddine ulaşmıştı. O, Allah’ın kendisine vacip kıldığı davet, öğretim ve te’lifi
yapmış, İslam’a mensup birçok kimsenin zayi ettiği bu tevhide yoğunlaşmıştır.
Bu; Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’e ittiba tevhididir. Bilindiği gibi ittiba
tevhidi, amellerin kabulünde şarttır. Herhangi bir amelin kabul edilmesi için,
o amelin Allah’a halis kılınması ve Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e
ittiba edilerek işlenmesi şarttır.
İttiba; Allah’ın yolu sayılır. Nitekim Abdullah b. Mes’ud radiyallahu
anh’ın rivayet ettiği hadiste; Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem bir çizgi
çizmiş, sonra bu çizginin yanına başka çizgiler çizmiştir. Sonra ilk çizgi
için: “Bu Allah’ın yoludur” deyip ona davet etmiş, diğer çizgiler için de “Bunlar,
her biri şeytanın davet ettiği yollardır” buyurmuş ve şu ayeti okumuştur: “Şüphesiz
bu benim dosdoğru yolumdur, ona uyun, yollara uymayın. Yoksa sizi O’nun
yolundan ayırır.” (En’am 153)
Allah Teâlâ’yı sevmenin alameti ve Allah’ın günahları
bağışlamasının sebebi ittiba tevhididir. Zira Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur: “De
ki: Eğer Allah’ı seviyorsanız, bana tabi olun ki Allah da sizi sevsin ve
günahlarınızı bağışlasın.” (Al-i İmran 31)
Bu aynı zamanda cennete girme sebeplerindendir: Rasûlullah
sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: “Yüz çevirenler dışında bütün
ümmetim cennete girer.” Dediler ki: “Yüz çeviren kimdir ey Allah’ın rasulü?” Rasûlullah
sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Bana itaat eden cennete girer, bana
isyan eden de yüz çevirmiştir.” Bunu Buhârî, Ebu Hureyre radiyallahu anh’den
rivayet etmiştir.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e ittiba, ibadetlerde
kolaylıktır. Nitekim Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: “Size
emrettiğim şeyleri gücünüz yettiği kadarıyla yerine getirin.” Buhârî ve Muslim
Ebu Hureyre radiyallahu anh’den rivayet etmişlerdir.
Bunu emreden ayet ve hadisler pek çokltur. Bu aktarılanlar
yalnızca tembih içindir.
Yine Allah Azze ve Celle, Şeyh Mukbil vesilesiyle ittiba
yolunu ihya etmiş, taklit ve bid’atçilik yolunu söndürmüştür. Şeyh Mukbil rahimehullah,
İcabetu’s-Sail kitabında (327) şöyle demiştir:
“Taklid rasullere ittiba
yolundan ümmetleri alıkoyan şeydir. Yine taklid, Muhammed sallallahu aleyhi ve
sellem’in ümmetinden birçok kimseyi de, Kitap ve sünnetten alıkoymuştur.”