Sözlerin en doğrusu Allah'ın kelamı, yolların en hayırlısı Muhammed Aleyhisselam'ın yoludur. Dinde her sonradan çıkarılan şey bidattir.Her bidat sapıklıktır ve her sapıklık da cehennemdedir (Muslim no: 867)

Duâ

Duâ

17 Mart 2022 Perşembe

Define (Gömü) Aramanın Hükmü


İshak b. Mansur el-Kevsec, Mesailu İmam Ahmed ve İshak b. Rahuye kitabında no: 3562 dedi ki:

قلت: يكره إتيان المعادن؟ قال: أليس يروى: أنه لا يأتيها إلا شرار الخلق؟

قال إسحاق في إتيان المعادن: إذا أتاها لطلب المعيشة وفيه استصلاح الرعية لما يكون لبيت المال؛ فحسن.

“Ahmed’e: “Madenlere gitmek çirkin midir?” dedim. Dedi ki: “Oralara ancak mahlûkatın şerlileri gider” buyrulduğu rivayet edilmiyor mu?”

İshak (b. Rahuye) madenlere gitmek hakkında dedi ki: “Eğer geçimini sağlamak için giderse ve Beytu’l-Mal’e ait olan halk arazisini ıslah etme söz konusu ise bu güzeldir.”

Bu konuda gelen hadislerden bazısı şu şekildedir:

Saîd el-Makburî, Ebû Hureyre radiyallahu anh’den rivayet ediyor:

أَنَّ رَجُلًا جَاءَ النَّبِيَّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ بِقِطْعَةٍ مِنْ فِضَّةٍ فَقَالَ خُذْ مِنِّي زَكَاتَهَا فَقَالَ مِنْ أَيْنَ جِئْتَ بِهَا؟ فَقَالَ مِنْ مَعْدِنٍ فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ لَمَا نُعْطِيكَ مِثْلَ مَا جِئْتَ بِهِ وَلَا تَرْجِعْ إِلَيْهِ

“Adamın biri Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e bir gümüş parçası getirdi ve: “Bunun zekâtını al” dedi. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:

Bunu nereden getirdin?” diye sorunca, adam: “Bir madenden getirdim” dedi. Bunun üzerine Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:

Biz sana bunun mislini veririz ama sen de bir daha oraya dönme!” buyurdu.”[1]

İbn Ömer radiyallahu anhuma dedi ki:

أُتِيَ النَّبِيُّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ بِقِطْعَةٍ مِنْ ذَهَبٍ وَكَانَتْ أَوَّلَ صَدَقَةٍ جَاءَتْهُ مِنْ مَعْدِنٍ فَقَالَ مَا هَذِهِ؟ قَالُوا صَدَقَةٌ مِنْ مَعْدِنٍ لَنَا فَقَالَ إِنَّهَا سَتَكُونُ مَعَادِنُ وَسَيَكُونُ فِيهَا شِرَارُ خَلْقِ اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ

“Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’e bir altın parçası getirildi. Bu getirilen ilk maden zekâtı idi. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:

Bu nedir?” diye sordu. Dediler ki: “Madenimizin zekâtıdır.” Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki:

Muhakkak ki ileride madenleriniz olacak ve onlar üzerinde Allah Azze ve Celle’nin en şerli halkı bulunacaktır.”[2]

Suleym oğullarından bir adam, o dedesi radiyallahu anh’den rivayet ediyor:

أَنَّهُ أَتَى النَّبِيَّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ بِفِضَّةٍ، فَقَالَ: هَذِهِ مِنْ مَعْدِنٍ لَنَا، فَقَالَ النَّبِيُّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: " سَتَكُونُ مَعَادِنُ يُحْضِرُهَا شِرَارُ النَّاسِ

O Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’e bir gümüş ile gitti ve dedi ki: “Bu bizim madenimizdendir.” Nebî sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu ki: “İleride madenler olacak, insanların şerlileri oralarda bulunacak.”[3]

Ebu Hureyre radiyallahu anh’den:

لَتظهَرَنَّ مَعَادِنُ فِي آخِرِ الزَّمَانِ يَخْرُجُ إِلَيْهِ شِرَارُ النَّاسِ

“Elbette ahir zamanda madenler ortaya çıkacak, insanların şerlileri oraya gidecektir.”[4]

Ebu Hureyre radiyallahu anh’den: Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

لَا تَقُومُ السَّاعَةُ حَتَّى تَظْهَرَ مَعَادِنُ كَثِيرَةٌ، لَا يَسْكُنُهَا إِلَّا رِذَالُ النَّاسِ

Birçok madenler ortaya çıkmadıkça kıyamet kopmaz. Oralarda ancak insanların en rezilleri yerleşir.[5]

Ebu Hureyre radiyallahu anh’den: Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

يَظْهَرُ مَعْدِنٌ فِي أَرْضِ بَنِي سُلَيْمٍ، يُقَالُ لَهُ فِرْعَوْنُ أَوْ فِرْعَانُ، - وَذَلِكَ بِلِسَانِ أَبِي الْجَهْمِ قَرِيبٌ مِنَ السَّوَاءِ - يَخْرُجُ إِلَيْهِ شِرَارُ النَّاسِ - أَوْ يُحْشَرُ إِلَيْهِ شِرَارُ النَّاسِ

Suleym oğullarının Fir’avn veya Fir’ân denilen topraklarında madenler ortaya çıkacak, insanların şerlileri oraya çıkacaklar veya insanların şerlileri orada toplanacaklar.”[6]

İbn Amr b. el-As radiyallahu anhuma’dan

تَخْرُجُ مَعَادِنُ مُخْتَلِفَةٌ مَعْدِنٌ مِنْهَا قَرِيبٌ مِنَ الْحِجَازِ يَأْتِيهِ مِنْ شِرَارِ النَّاسِ، يُقَالُ لَهُ فِرْعَوْنُ، فَبَيْنَمَا هُمْ يَعْمَلُونَ فِيهِ إِذْ حَسَرَ عَنِ الذَّهَبِ فَأَعْجَبَهُمْ مُعْتَمَلُهُ إِذْ خُسِفَ بِهِ وَبِهِمْ

“Çeşitli madenler çıkacaktır. Bunlarından Hicaz’a yakın olanına insanların en şerlileri gelecekler, o madene “Firavn” denilir. Onlar bu haldeyken altın ortaya çıkar ve onlar bundan hoşlanırlar. Birden onunla birlikte yere geçirilirler.”[7]



[1] Buhârî ve Muslim’in şartlarına göre sahih. Ma’mer b. Raşid el-Cami (360)

[2] Sahih. Taberânî Mu'cemu'l-Evsat (3532) Taberânî Mu'cemu's-Sagir (426) Ziyâu'l-Makdisî el-Muhtâre (13/190) Hatib Tarih (8/246) el-Elbani es-Sahiha (1885)

[3] Hasen ligayrihi. Ahmed (5/430) İbn Ebî Şeybe Musned (590) İbn Ebî Âsım el-Âhad ve'l-Mesânî (1430) Beyhakî Delail (6/531) Ravileri güvenilirdir ancak isnadında ismi belirtilmeyen bir ravi vardır

[4] Ma’mer el-Cami (362) isnadında ismi belirtilmeyen bir ravi vardır. bkz.: el-Elbani es-Sahiha (1885)

[5] Hasen ligayrihi. Taberânî Mu'cemu'l-Evsat (1509) Heysemi Mecma’da (7/331): “İsnadında tanımadığım kimse var” dedi. İsnadında Hafs el-Muzeni meçhuldür.

[6] Hasen. Ebû Ya'lâ Musned (11/305) Heysemi Mecma’da (3/78) dedi ki: “Ravileri güvenilirdir.” bkz.: el-Elbani es-Sahiha (1885)

[7] Sahih mevkuf. Hakim (4/505) Nuaym b. Hammad el-Fiten (1694)

Meclislerin Keffareti

Meclislerin Keffareti
"Subhâneka'llâhumme ve bihamdik ve eşhedu en lâ ilâhe illâ ente estağfiruke ve etûbu ileyk" (Taberani 10/164, el-Elbânî Sahîhu'l-Câmi (4487)