Sözlerin en doğrusu Allah'ın kelamı, yolların en hayırlısı Muhammed Aleyhisselam'ın yoludur. Dinde her sonradan çıkarılan şey bidattir.Her bidat sapıklıktır ve her sapıklık da cehennemdedir (Muslim no: 867)

Duâ

Duâ

Daru's-Sunne Neşidler

25 Nisan 2017 Salı

Receb ve Şaban Ayları Hakkında

1- Bir kardeşimiz şu rivayetlerin sıhhat durumunu sormaktadır:
“Beş gece vardır ki onlarda yapılan dualar geriye çevrilmez. Bunlar Recep’in ilk Cuma gecesi, Şaban’ın ortasında bulunan Berat gecesi, Cuma gecesi, Ramazan ve Kurban Bayramı geceleridir." (Câmiu's-Sağir, c. III, s. 454; Beyhaki, Şuabul İman 3438 ve 3440 hadisler)
- "Beş gece vardır ki onlarda yapılan dualar geriye çevrilmez. Bunlar Recep’in ilk Cuma gecesi, Şaban’ın ortasında bulunan Berat gecesi, Cuma gecesi, Ramazan ve Kurban Bayramı geceleridir." (Müsned-i Ahmed b. Hanbel, 21753. Hadisin son kısmından)
- “(Allahım! Recep ve Şaban ayını bize mübarek kıl ve bizi Ramazan ayına  ulaştır.)” (Müsned-i Ahmed b. Hanbel, 2346)
Cevap:
Soruda zikredilen ilk hadis Beyhakî’nin Şuabu’l-İman adlı eserinde şöyle geçer: Ebu’d-Derda radiyallahu anh’den:
مَنْ قَامَ لَيْلَتَيِ الْعِيدَيْنِ لِلَّهِ مُحْتَسِبًا, لَمْ يَمُتْ قَلْبُهُ حِينَ تَمُوتُ الْقُلُوبُ
“Kim iki bayram gecesini, karşılığını Allah’tan umarak kıyamla değerlendirirse kalplerin öldüğü günde onun kalbi ölmez.”
Bu mevkuf rivayet uydurmadır. İsnadında Şafii’nin şeyhi İbrahim b. Muhammed metruktur. Halid b. Ma’dan’ın da Ebu’d-Derda radiyallahu anh’den işittiği bilinmemektedir.
Bu rivayetin ardından İmam Şafii şöyle demiştir:
وَبَلَغَنَا أَنَّهُ كَانَ يُقَالُ: إِنَّ الدُّعَاءَ يُسْتَجَابُ فِي خَمْسِ لَيَالٍ, فِي لَيْلَةِ الْجُمُعَةِ، وَلَيْلَةِ الأَضْحَى، وَلَيْلَةِ الْفِطْرِ، وَأَوَّلِ لَيْلَةٍ مِنْ رَجَبَ، وَلَيْلَةِ النِّصْفِ مِنْ شَعْبَانَ
“Bize ulaştığına göre şöyle deniliyordu: “Beş gecede dua müstehaptır: Cuma gecesi, kurban bayramı gecesi, ramazan bayramı gecesi, Receb’in ilk gecesi ve Şa’ban ayının ortasındaki gece.” Şafii’ye kadar isnadı sahih olsa da, İmam Şafii’ye bu söylentiyi aktaran kişi İbrahim b. Muhammed metruktur. Dolayısıyla bu sözün dinde bir aslı yoktur.
Yine aynı isnadla: İmam Şafii, İbrahim b. Muhammed’den şöyle dediğini nakletmiştir:
رَأَيْتُ مَشْيَخَةً مِنْ خِيَارِ أَهْلِ الْمَدِينَةِ يَظْهَرُونَ عَلَى مَسْجِدِ النَّبيِّ صَلى الله عَلَيه وَسَلم لَيْلَةَ الْعِيدِ, فَيَدْعُونَ وَيَذْكُرُونَ اللهَ, حَتَّى يَذْهَبَ سَاعَةٌ مِنَ اللَّيْلِ
“Medine halkının hayırlılarından olan şeyhleri Nebî sallallahu aleyhi ve sellem’in mescidinde bayram gecesi çıkıp geceden bir süre geçene kadar Allaha dua ve zikir ettiklerini gördüm.” Şafii dedi ki:
وَبَلَغَنَا أَنَّ ابْنَ عُمَرَ كانَ يُحْيِي لَيْلَةَ جَمْعٍ, وَلَيْلَةُ جَمْعٍ هِيَ لَيْلَةُ الْعِيدِ؛ لأَنَّ فِي صُبْحِهِمَا النَّحْر.
“Bize ulaştığına göre İbn Ömer radiyallahu anhuma cem gecesini ki - o bayram gecesidir, zira ikisinin de sabahında kurban vardır – ihya ederdi.”
Bütün bu haberlerin etrafında döndüğü kişi metruk bir ravi olan İbrahim b. Muhammed’dir.
Beyhaki bunların ardından İbn Ömer radiyallahu anhuma’dan şöyle dediğini rivayet eder:
خَمْسُ لَيَالٍ لاَ يُرَدُّ فِيهِنَّ الدُّعَاءُ: لَيْلَةُ الْجُمُعَةِ، وَأَوَّلُ لَيْلَةٍ مِنْ رَجَبَ، وَلَيْلَةُ النِّصْفِ مِنْ شَعْبَانَ، وَلَيْلَةُ الْعِيدِ, وَلَيْلَةُ النَّحْرِ.
“Beş gecede dua reddedilmez: Cuma gecesi, Receb’in ilk gecesi, Şa’ban ayının ortasındaki gece, bayram (ramazan bayramı) gecesi ve kurban gecesi.”
İsnadında Abdurrahman ibnu’l-Beylemani zayıftır. Oğlu Muhammed b. Abdirrahman el-Beylemani ise şiddetli zayıfıtr ve yalanla itham edilmiştir.
Netice olarak zayıflık şiddetli olduğundan şahit ve mutabaat ile takviyesi de mümkün değildir.
Soruda ikinci hadis olarak zikredilen metin, belirtilen kaynakta bu şekilde değildir. Ahmed b. Hanbel’in Musned’inde 21753 nolu rivayetin metni şu şekildedir:
حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ مَهْدِيٍّ، حَدَّثَنَا ثَابِتُ بْنُ قَيْسٍ أَبُو غُصْنٍ، حَدَّثَنِي أَبُو سَعِيدٍ الْمَقْبُرِيُّ، حَدَّثَنِي أُسَامَةُ بْنُ زَيْدٍ، قَالَ: كَانَ رَسُولُ اللهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَصُومُ الْأَيَّامَ يَسْرُدُ حَتَّى يُقَالَ: لَا يُفْطِرُ، وَيُفْطِرُ الْأَيَّامَ حَتَّى لَا يَكَادَ أَنْ يَصُومَ إِلَّا يَوْمَيْنِ مِنَ الْجُمُعَةِ، إِنْ كَانَ فِي صِيَامِهِ، وَإِلَّا صَامَهُمَا، وَلَمْ يَكُنْ يَصُومُ مِنْ شَهْرٍ مِنَ الشُّهُورِ مَا يَصُومُ مِنْ شَعْبَانَ، فَقُلْتُ: يَا رَسُولَ اللهِ، إِنَّكَ تَصُومُ لَا تَكَادُ أَنْ تُفْطِرَ، وَتُفْطِرَ حَتَّى لَا تَكَادَ أَنْ تَصُومَ إِلَّا يَوْمَيْنِ إِنْ دَخَلَا فِي صِيَامِكَ وَإِلَّا صُمْتَهُمَا قَالَ: " أَيُّ يَوْمَيْنِ؟ " قَالَ: قُلْتُ: يَوْمُ الِاثْنَيْنِ، وَيَوْمُ الْخَمِيسِ. قَالَ: " ذَانِكَ يَوْمَانِ تُعْرَضُ فِيهِمَا الْأَعْمَالُ عَلَى رَبِّ الْعَالَمِينَ، وَأُحِبُّ أَنْ يُعْرَضَ عَمَلِي وَأَنَا صَائِمٌ " قَالَ: قُلْتُ: وَلَمْ أَرَكَ تَصُومُ مِنْ شَهْرٍ مِنَ الشُّهُورِ مَا تَصُومُ مِنْ شَعْبَانَ قَالَ: " ذَاكَ شَهْرٌ يَغْفُلُ النَّاسُ عَنْهُ بَيْنَ رَجَبٍ وَرَمَضَانَ، وَهُوَ شَهْرٌ تُرْفَعُ فِيهِ الْأَعْمَالُ إِلَى رَبِّ الْعَالَمِينَ فَأُحِبُّ أَنْ يُرْفَعَ عَمَلِي وَأَنَا صَائِمٌ  
Görüldüğü gibi hadisin, soruda zikredilen metinle alakası yoktur. Sorudaki metin, yukarıda bir önceki hadisle ilgili olarak değerlendirmesini yaptığım metindir. Bu hadiste ise sadece Receb ile Ramazan arasındaki Şa’ban ayından insanların gafil olduğu, hâlbuki bu ayda da amellerin Allah’a arz edildiği bildirilmektedir. Hadisin son tarafı şu şekildedir:
“… Dedim ki: “Ey Allah’ın rasulü! Sen neredeyse bırakmayacak gibi oruç tutuyorsun ve neredeyse hiç tutmayacak gibi orucu terk ediyorsun. Ancak iki gün hariç. Şayet bu iki gün girerse sen mutlaka o günlerde oruç tutuyorsun.” Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:
O iki gün hangisi?” dedi. Ben: “Pazartesi ve Perşembe günleri” dedim. Buyurdu ki:
O iki günde ameller âlemlerin rabbine arz edilir. Ben de amelimin oruçlu olduğum halde arz edilmesini isterim.” Ben dedim ki:
“Şaban ayında oruç tuttuğun kadar başka günlerde oruç tuttuğunu görmedim.” Buyurdu ki:
Bu ay, Receb ile Ramazan arasında insanların gaflet ettikleri bir aydır. Bu ayda da ameller âlemlerin rabbine arz edilir ve ben amelimin oruçlu olduğum halde yükseltilmesini isterim.” Bu hadisin isnadı hasendir.
Soruda zikredilen 3. Hadis ise Ahmed b. Hanbel’in Musned’inde (2346) şu şekilde geçer:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللهِ، حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللهِ بْنُ عُمَرَ، عَنْ زَائِدَةَ بْنِ أَبِي الرُّقَادِ، عَنْ زِيَادٍ النُّمَيْرِيِّ، عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ، قَالَ: كَانَ النَّبِيُّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ إِذَا دَخَلَ رَجَبٌ، قَالَ: " اللهُمَّ بَارِكْ لَنَا فِي رَجَبٍ وَشَعْبَانَ، وَبَارِكْ لَنَا فِي رَمَضَانَ " وَكَانَ يَقُولُ: " لَيْلَةُ الْجُمُعَةِ غَرَّاءُ، وَيَوْمُهَا أَزْهَرُ
Bu hadisin isnadı da zayıftır. İsnadında Zaide b. Ebi’r-Rikad zayıftır.

Meclislerin Keffareti

Meclislerin Keffareti
"Subhâneka'llâhumme ve bihamdik ve eşhedu en lâ ilâhe illâ ente estağfiruke ve etûbu ileyk" (Taberani 10/164, el-Elbânî Sahîhu'l-Câmi (4487)