Sözlerin en doğrusu Allah'ın kelamı, yolların en hayırlısı Muhammed Aleyhisselam'ın yoludur. Dinde her sonradan çıkarılan şey bidattir.Her bidat sapıklıktır ve her sapıklık da cehennemdedir (Muslim no: 867)

Duâ

Duâ

7 Eylül 2025 Pazar

Allah'ın Yukarıda Oluşunu Kabul Etmeyenler İle Kabirlere Tapınma Arasındaki İlişki

 Allah alemin ne içindedir, ne dışındadır” diyenler bugün kabirlere bağlanıyorlar. Avamı bu konuda fitneye düşürenler; Allah’ın zatıyla semalar üzerinde oluşunu kabul etmeyen Cehmiyye, Maturidiyye, Eş’ariyye, Mu’tezile meşrepki felsefeci ve kelamcılardır.

Bu yüzden onların hallerine bakan şöyle demekten kendisini alamaz: “Allah’ın semada oluşunu inkar ediyorlar, bu yüzden kalplerini yerin içinde olanlara bağlıyorlar!” Bu apaçık bir hüsrandır!

İbn Teymiyye, Beyanu Telbisi’l-Cehmiyye’de (3/783) şöyle demiştir: “Selef, Cehmiyye’nin şöyle dediklerini zikrederler: “Onlar “Allah’ın arşın üzerinde değildir, O herhangi bir mekanda değildir.” derler.” Bazen: “Her yerdedir” derler. Onlardan kimisi şöyle der: “O vardır, zatının sonu yoktur” Böylece onu yaratılmış varlıklardan kılarlar veya varlığın kendisi olduğunu söylerler. Bazen “Asla bir mekanda değildir, alemin ne içinde, ne dışındadır” derler. Böylece O’nu var olmayan şeyler gibi kılarlar. Onlar sürekli şirk koşma ile ta’til (yok sayma) arasında bir tereddüt içindedirler. Ya mahlûklar gibi kılarlar yahut var olmayan şey gibi kılarlar. Birinci türden olanlar onların abidleri ve tasavvufçularıdır. İkinci türden olanları ise âlimleri ve kelamcılarıdır.”

Evet, İbn Teymiyye rahimehullah’ın dediği gibi, tasavvufçuların sapık olanları Vahdeti Vücuda inanırlar, bütün mahlukatın Allah’ın kendisi olduğuna inanırlar. Dolayısıyla ölülerden medet istemek hatta putlara tapmak bile onlara göre şirk sayılmaz!

Nitekim İbn Arabi’ye nispet edilen kitaplarda güya demiş ki: “Mekke’li müşrikler sadece putlara ibadet ettikleri için yanlış yaptılar, şayet herşeyin Allah olduğunu kabul etselerdi müşrik olmayacaklardı”(!) İbn Arabi gibi ilim ve zeka sahibi bir zat gerçekten böyle bir saçmalığı dile getirmiş midir, uzak ihtimal. Lakin İbn Arabi’ye nispet edilen bu kitaplardaki ifadeleri gulat Sufiler benimsemekte ve itikad etmektedirler!

Diğer sınıf; Eş’ari ve Maturidilerin de dahil olduğu kelamcıların zındık olanları, Allah’ın semaların üzerinde, arşının üzerinde oluşunu kabul etmeyip, “Ne yerdedir, ne göktedir” diyerek yokluğun tanımına sokuyorlar! Dolayısıyla onların da ölülerden medet isteme, istigasede bulunmayı şirk görmüyor olmaları, hatta sufilerin rabıtasını savunmaya geçmeleri, Allah’ın isim ve sıfatları konusundaki bozuk inançlarından kaynaklanmaktadır.

Meclislerin Keffareti

Meclislerin Keffareti
"Subhâneka'llâhumme ve bihamdik ve eşhedu en lâ ilâhe illâ ente estağfiruke ve etûbu ileyk" (Taberani 10/164, el-Elbânî Sahîhu'l-Câmi (4487)