Sesli derslerin birinde Seyyid Kutub'un ehli sünnete aykırı bazı görüşlerinin olduğunu zikrettiğimi duyan bazı kardeşler beni iftira etmekle itham ettiler. Bahsi geçen bu husus benden çok daha önce ilim ehli tarafından tespit edilip, hakkında bir çok reddiyelerin kaleme alındığı bir konudur. Bana sorulan husus Seyyid Kutub'un vahdeti vucud akidesi ile ilgili olduğundan ilgili açıklamaları aşağıda naklediyorum:
1- Seyyid Kutub – Allah taksiratını affetsin - Fi Zılali’l-Kur’an’da – Taha suresinin ilk ayetlerini tefsir ederken -(4/2328) şöyle diyor:
(( القرآن ظاهرة كونية كالأرض ولسماوات ))
“Kur’an, yer ve gökler gibi kevni (yaratılmış) olarak ortadadır”
Bu Kur’anın mahluk olduğu görüşüdür ki Cehmilerin ve diğer bazı sapık fırkaların görüşüdür.
2- Kur’an ayetlerini Fi Zılali’l-Kur’an kitabında “musiki usluba sahip olmakla vasıflamıştır. Şems, Fecr, Gaşiye, Tarık, kıyamet surelerinde olduğu gibi.
3- Allah Teala’yı A’la suresinde s.3883 “es-Sani': yapıcı” diyerek vasıflıyor. Allah, bu söylenenden yücedir.
4- Yine (6/4002) ihlas suresi 1. Ayetinin tefsirinde şöyle demiştir:
في تفسير ( قل هو الله أحد ) : (( إنها أحدية الوجود؛ فليس هناك حقيقة إلا حقيقته، وليس هناك وجود حقيقي إلا وجوده، وكل موجود آخر فإنما يستمد وجوده من ذلك الوجود الحقيقي ))
“Bu varlığın birliğidir. Burada O’nun hakikatinden başka hakikat yoktur. O’nun varlığından başka hakiki varlık yoktur. Her varlığın sonu vardır. Sadece onun varlığı kalıcıdır, bundan dolayı varlığı hakikidir.” İşte bu vahdeti vucud inancıdır.
5- Yine Seyyid Kutub, Hadid suresinin ilk ayetlerinin tefsirinde sufilerin vahdeti vucuda dair görüşlerini bu ayetlerden aldıklarını söylerek görüşlerini zikreder ve herhangi bir reddiye vermez.
Allame Şeyh Muhammed b. Salih el-Useymin rahimehullah şöyle demiştir: “Onun tefsirinde (yani Seyyid Kutub’un Fi Zılal’de) İhlas suresini okudum. Orada Ehli sünnet ve’l-cemaatin üzerinde bulundukları yola aykırı büyük bir söz etmiş! Çünkü onun tefsiri vahdeti vücud inancını göstermektedir. (Beraatu Ulemai’l-Ümme s 42)
Muhaddis Şeyh Elbani rahimehullah şöyle demiştir: “Seyyid Kutubun sufilerin sözlerini nakletmesinden, onun vahdeti vücud görüşünü dile getirmesinden başka bir şey anlamak mümkün değildir.” (Beraatu Ulemail’l-Umme s.37)