Sözlerin en doğrusu Allah'ın kelamı, yolların en hayırlısı Muhammed Aleyhisselam'ın yoludur. Dinde her sonradan çıkarılan şey bidattir.Her bidat sapıklıktır ve her sapıklık da cehennemdedir (Muslim no: 867)

Duâ

Duâ

Daru's-Sunne Neşidler

19 Temmuz 2018 Perşembe

Şeyh el-Elbani'nin Baş Açık Gezen Gençlere Nasihati


Soru: “Genç müslümanlar için nasihat eder misiniz?”
Şeyh el-Elbani rahimehullah'ın cevabı: Müslüman gençlerimizden gerçekten istediğim şey görünüşlerinin kafirlerin görünüşü gibi olmamasıdır. Başlarına (takke veya sarık gibi) bir şey koymaları mutlaka gerekir. Baş açık gezmenin İslam ile alakası yoktur. Bundan elli sene öncesine kadar mescide başı açık bir kimse girmezdi. Müslümanlar böyle nasıl bir musibete uğradı? Onlara semadan; dindarlık, sıhhat ve felsefe olarak baş açık gezmelerinin daha üstün olduğuna dair yeni bir vahiy mi geldi, ne oldu bilmiyorum! Suriye’de, Ürdün’de, Mısır’da ve başka yerlerde bu ancak İslam ülkelerinde emperyalizm kuran Avrupalılardan yayılmıştır. O halde İslam’ı bütün olarak benimsememiz gerekir. Önce akide olarak, sonra tam bir şekilde uygulayarak. Ben “tam bir şekilde” dediğimde, inanıyorum ki tam şekliyle uygulamaya güç yetiremeyiz. Lakin hedefimizi önümüze koymamız ve dinimizi eksiksiz bir şekilde “Allah hiçbir nefse gücü yetmeyen şeyi yüklemez” (Bakara 286) ayetinin sınırında uygulamalıyız.
Görüyoum ki müslüman gencin sakal bırakmayı kabul etmesinden hareketle, başına bir şey giymesi daha kolaydır. Çünkü sakal bırakmak cihadı (mücadeleyi) gerektirir. O halde bu mücahid müslüman neden islamı izhar etmeyi tamamlamıyor? Zira dış görünüş, iç alemin yansımasıdır. İnanıyorum ki mesele ilim ehli, şuurlu kimseler ve yol göstericiler tarafından bilinçlendirilmeye muhtaçtır.  Sonra da her hallerinde sünnete ittiba etmekle yükümlü olan bu gençlerin gayretlerine muhtaçtır. Allah Azze ve Celle’den bizi ve onları sünnete ittibada muvaffak kılmasını dileriz.”
(Durusun ve Muhadaratun Muferriga) 

Meclislerin Keffareti

Meclislerin Keffareti
"Subhâneka'llâhumme ve bihamdik ve eşhedu en lâ ilâhe illâ ente estağfiruke ve etûbu ileyk" (Taberani 10/164, el-Elbânî Sahîhu'l-Câmi (4487)