Soru: “Bazı
insanların âlimlerin elinde ilim talep etmeye önem vermediklerini, evlerinde
kitaplara kapandıklarını görüyoruz. Şeyh el-Elbani rahimehullah’ın âlimlerin
elinde yetişerek değil, sadece kitap okumakla ilme ulaştığını da gerekçe
gösteriyorlar. Bu doğru bir söz müdür? Bize nasihatiniz nedir?"
Şeyh Muqbil b.
Hâdi rahimehullah’ın cevabı: Nasihatımız şudur: Eğer âlimlerin meclislerinde
bulunmaya güç yetiyorsa, nice meclis bir aylık okumaya bedeldir. Eğer buna güç
yetmiyorsa kişinin kütüphanesi olmalı, ilim ehliyle yazışmalı, onlara fetva
sormalıdır. Vicade ile amel caizdir. Peki, bu nasıl olur? Bir kitap bulunur ve
bu kitabın falan kimseye ait olduğu hususunda kesin emin olunursa ondan okuyup
istifade etmekte sakınca yoktur. Ama âlimlerin sözleri ve tabirlerine gelince,
bizler şahsın zihnindekini tasarlarız. Hala Şeyh Muhammed b. Abdillah es-Sumali’nin
Mekke’deki ibarelerini hatırlarım. Allah onu hıfzeylesin.
Ama bu
bulunmuyorsa ve kütüphane oluşturmaya gücü yetiyorsa Allah Subhanehu ve Teâlâ’ya
dayansın. Ayak kaymalarından, gurura kapılmaktan ve geçmiş âlimlere
muhalefetten alabildiğine sakınsın. Onun; fikirlerini, ümmetin geçmiş âlimlerinin
fikirlerine arz etmesi gerekir. Ben onları taklit etmeye çağırmıyorum! Dinde taklid
haramdır! Lakin onların anlayışlarıyla aydınlansın. Bu güzel bir iştir ve bu
Allah Subhanehu ve Teâlâ’nın bir nimetidir. Bu kitaplarda yolculuktur, belki de
önceki âlimlerden birçoğuna bu nasip olmamıştır. Şayet birimiz Fethu’l-Bari’yi
taşımakla görevlendirilse, eliyle onu taşımaya güç yetiremezdi.”
Bkz.: Garatu’l-Eşrita
(1/63-64)
Tercüme: Ebu
Muaz