El-Elbani rahimehullah dedi
ki: “Bugün tabiplerin çoğu veya Müslümanların tabiplerinin çoğu sanki ilk
cahiliyye ehli gibidirler. Bu hastalığın mutlaka bulaşması gerekmediğine
aldırmıyorlar! Bu ancak Allah Tebarek ve Teâlâ’nın dilemesiyle meydana gelir
veya meydana gelmeyebilir. Bu sahne, bütün doktorlarda hatta Suriye’lilere dahi
görülmektedir. Hiçbir bulaşıcı hastalık belirtisi olmayan bir hastayı muayene
ederken ellerini yıkıyor, ağzını ve burnunu maskeyle örtüyor ve sonra ellerini
ispirtoyla (alkolle) yıkıyor! Bunu ne din ne de tıp onaylar! Çünkü bu korunmada
aşırılıktır. Şüphe yok ki sağlık açısından böyle (gereksiz)dir. Benim görüşüm
şu ki, bu tıp ehli ile ilgili bir vesvese sebebiyledir. Halbuki onlar bu tür
vesveselerden daha uzak olmalıydılar. Çünkü onlar bulaşan ve bulaşmayan
hastalıkların hakikatini bilirler. Din
açısından ise durum daha açık ve ortadadır. Çünkü bu kuruntulara tutunmaktır!
Din tıyeradan (uğursuzluk inancından) ve temimelerden (muska, nazarlık gibi
asılan şeylerden) yasaklarken bunların hepsini şirkten saymıştır. Nebî
sallallahu aleyhi ve sellem’in şu hadisi gibi:
“Muhakkak ki rukye (cahiliyye
okumaları), tivele (sevgi muskası) ve temimeler (koruyacağı inancıyla takılan
şeyler) şirktir.”
Hikmet sahibi din koyucu
bütün bunları haram kılarak vesvesenin ve kuruntuların önünü kesmiştir. Şu
halde doktorların kendileri bu kuruntulara düşmektedirler! Bu, Müslümanın uzak
olması gereken bir türdür…."
Elbani'nin bu fetvasının orjinal metniyle tamamını dinlemek veya okumak için link: