Linki: https://www.dailykos.com/stories/2010/1/17/826178/-
Tercüme Mustafa Cankara
Sigara Kansere Sebep Olmaz
Merhaba taşralı. Evet sen. Sigaranın kansere sebebiyet verdiği hakkında bazı peri masalları yüzünden sigara içmediğini duydum. Seni zekî! Kalbine ve akciğerlerine tesir eden kanserojenler hakkında bir çok doktor jargonuna inanmayı bıraktığın zaman, Alaska Köprüsü'nün satılmasını konuşabiliriz.
30 yıl boyunca hikâyeyi bir çok defa duyduk: Sigara içmemelisin çünkü kendini kanser riskine atıyorsun. Saçma! Sigara sağlığa faydalı değildir, kanser yapar. Ciddi misin? Sigara içmeden akciğer kanseri olan bütün insanları bir düşün. Doktorlar sigaraya dokunmamamızı sağlamak için didinip duruyorlar çünkü sigara hayatınızı kısaltabilir. Şâyet mesele buysa, bir kazâda ölebileceğimiz hâlde neden araba kullanıyoruz? Niçin bir bankanın soyulabileceği riski olmasına rağmen bankaya gidiyoruz? Uzun bir günün akabinde güzel bir sigara içmek sıhhatine hiç bir şey yapmaz. Bir sigara ülkesine gitmek kadar seni hiçbir şey rahatlatmaz.
Şâyet doktorun, bir kısım peşin hükümlü yufka yürekli liberallerin, sözde kanserojen denen sigaranın akciğerlerimiz üzerindeki tesirleri hakkındaki çalışmalarından ötürü sigarayı bırakman için sana nutuk çekmeye kalkarsa, ona defol! de. Lise mezunusun ve tıp çalışmalarına yüz binlerce dolar harcamış bir vakıf fonu bebeğinden tavsiye almak zorunda kalırsan, çok şaşıracaksın!
Kapı kapı dolaşıp satmaya çalıştıkları şu zırvayı dinle: "Erkek ve kadın tiryakiler hayatlarının ortalama 13-14 senesini kaybedebilirler."
Mâdende çalışan insanlar 30 yaşında ölebilir, fakat biz madenciliği brakmıyoruz, değil mi? Hayır! İnsanlar sigara içse dahi uzun yaşayabilirler! Sigaradan ölmeyeceksin; Allah vaktin geldi dediği zaman öleceksin.
Öyleyse rahatla ve bir sigara iç, kolay bir nefes alırken şu düzmece bilim insanlarının başka neler söylemeye çalıştıklarını bir dinle: "Karbondioksit çevre için kötüdür."
Bunu bir an kabul etmene izin veriyorum, sonra sana uygun cevâbı vereceğim.
Ne?!
Bizi ahmak yerine koyuyor gibiler. Zararlı toksinlerin vücudumuza menfî etkilerinin olabileceğini söyleyen aynı insanlar, tabiata âit iki gazın; Karbon ve oksijenin de atmosfer için kötü olduğuna inanmamızı istiyorlar. Onlar, 200 yıldır atmosfere karbondioksit pompalamanın yeryüzündeki genel sağlığa kötü etkilerinin olduğuna inanmamızı istiyorlar.
İnanılmaz!
Kesinlikle bizi hödük yerine koyuyorlar. Yâni biz soluk verirken karbondioksit çıkarıyoruz, bu bizi kirletici yapar mı? Nefes alıp vermeyi bırakmalı mıyız? Allah karbondioksidi yarattı. Çünkü bir gün insanların onun sâyesinde kendilerini milyarder yapacağını biliyordu. Kim Allah'ın planıyla uğraşmak ister ki?
İşte başka bir şey: Karbondioksit bitkiler tarafından emilir! Biz her gün ondan milyonlarca ton atmosfere salabiliriz, böylece bitkiler onunla beslenir. Karbon salınımını düşürmeyi istemek bitkileri öldürmeyi istemektir. Senin bir liberal olduğunu zannediyorum. Siz liberaller ağaçları ve bitkileri sevmiyor musunuz? Ben öyle düşündüm.
Sera gazları, küresel ısınma, iklim değişikliği... Bütün bunlar olmayan yeşil holding tarafından finanse edilmiş sahte bilim insanlarının bir yığın jargonları. Bu aptallar kendi jargonlarının sabit olmasını bile sağlayamıyor. Öncelikle bütün bunlar hayalî bir sera gazı etkisiyle alâkalı. Sonra yeryüzünün ısınmasıyla alâkalı oldu. Fakat neden çok soğuk olduğuna bir açıklama getirmek zorundaydılar, buna da "iklim değişikliği" dediler. Sonra küresel ısınma ve iklim değişikliğinin ne kadar farklı iki şey olduğuna dâir daha fazla jargonla seni vurdular. Seni gözlerinin önünde dolandırıyorlar.
Sana ağaçlar için ormanı göremeyeceğini söylemeye çalışıyorlar. Fakat API, Koch Endüstrisi ve Exxon'dan cesur insanlar sâyesinde artık ışığı görüyoruz.
Bir zamanlar insanlar, kurgulanmış sağlık problemleri yüzünden seni sigara içmemeye iknâ etmeye çalıştılar. Şimdi de hayalî bir felâketten dünyayı kurtamak için daha fazla yeşilci olmanı söylemeye çalışıyorlar. Yıllarca seni farklı yollardan darmadağın etmek ve korkutmak için yıllarını harcamış bu bilimcilere ve doktorlara izin vermeyi kes!
Bunu daha fazla sîneye çekmeyeceğim. Bu yüzden haysiyetli şirketlere paranızı verebilmeniz için Heritage vakfının sunumu, petrol ve kamu hizmeti kuruluşlarının finansmanı ile bir halk hareketi oluşturuyorum.
Büyük bir Amerikalının söylediği gibi: "Kalbinizin rahatsız olmasına izin vermeyin." Ve ben de bilimin kalbimi rahatsız etmesine izin vermeyeceğim.
Sigara Kansere Sebep Olmaz
Merhaba taşralı. Evet sen. Sigaranın kansere sebebiyet verdiği hakkında bazı peri masalları yüzünden sigara içmediğini duydum. Seni zekî! Kalbine ve akciğerlerine tesir eden kanserojenler hakkında bir çok doktor jargonuna inanmayı bıraktığın zaman, Alaska Köprüsü'nün satılmasını konuşabiliriz.
30 yıl boyunca hikâyeyi bir çok defa duyduk: Sigara içmemelisin çünkü kendini kanser riskine atıyorsun. Saçma! Sigara sağlığa faydalı değildir, kanser yapar. Ciddi misin? Sigara içmeden akciğer kanseri olan bütün insanları bir düşün. Doktorlar sigaraya dokunmamamızı sağlamak için didinip duruyorlar çünkü sigara hayatınızı kısaltabilir. Şâyet mesele buysa, bir kazâda ölebileceğimiz hâlde neden araba kullanıyoruz? Niçin bir bankanın soyulabileceği riski olmasına rağmen bankaya gidiyoruz? Uzun bir günün akabinde güzel bir sigara içmek sıhhatine hiç bir şey yapmaz. Bir sigara ülkesine gitmek kadar seni hiçbir şey rahatlatmaz.
Şâyet doktorun, bir kısım peşin hükümlü yufka yürekli liberallerin, sözde kanserojen denen sigaranın akciğerlerimiz üzerindeki tesirleri hakkındaki çalışmalarından ötürü sigarayı bırakman için sana nutuk çekmeye kalkarsa, ona defol! de. Lise mezunusun ve tıp çalışmalarına yüz binlerce dolar harcamış bir vakıf fonu bebeğinden tavsiye almak zorunda kalırsan, çok şaşıracaksın!
Kapı kapı dolaşıp satmaya çalıştıkları şu zırvayı dinle: "Erkek ve kadın tiryakiler hayatlarının ortalama 13-14 senesini kaybedebilirler."
Mâdende çalışan insanlar 30 yaşında ölebilir, fakat biz madenciliği brakmıyoruz, değil mi? Hayır! İnsanlar sigara içse dahi uzun yaşayabilirler! Sigaradan ölmeyeceksin; Allah vaktin geldi dediği zaman öleceksin.
Öyleyse rahatla ve bir sigara iç, kolay bir nefes alırken şu düzmece bilim insanlarının başka neler söylemeye çalıştıklarını bir dinle: "Karbondioksit çevre için kötüdür."
Bunu bir an kabul etmene izin veriyorum, sonra sana uygun cevâbı vereceğim.
Ne?!
Bizi ahmak yerine koyuyor gibiler. Zararlı toksinlerin vücudumuza menfî etkilerinin olabileceğini söyleyen aynı insanlar, tabiata âit iki gazın; Karbon ve oksijenin de atmosfer için kötü olduğuna inanmamızı istiyorlar. Onlar, 200 yıldır atmosfere karbondioksit pompalamanın yeryüzündeki genel sağlığa kötü etkilerinin olduğuna inanmamızı istiyorlar.
İnanılmaz!
Kesinlikle bizi hödük yerine koyuyorlar. Yâni biz soluk verirken karbondioksit çıkarıyoruz, bu bizi kirletici yapar mı? Nefes alıp vermeyi bırakmalı mıyız? Allah karbondioksidi yarattı. Çünkü bir gün insanların onun sâyesinde kendilerini milyarder yapacağını biliyordu. Kim Allah'ın planıyla uğraşmak ister ki?
İşte başka bir şey: Karbondioksit bitkiler tarafından emilir! Biz her gün ondan milyonlarca ton atmosfere salabiliriz, böylece bitkiler onunla beslenir. Karbon salınımını düşürmeyi istemek bitkileri öldürmeyi istemektir. Senin bir liberal olduğunu zannediyorum. Siz liberaller ağaçları ve bitkileri sevmiyor musunuz? Ben öyle düşündüm.
Sera gazları, küresel ısınma, iklim değişikliği... Bütün bunlar olmayan yeşil holding tarafından finanse edilmiş sahte bilim insanlarının bir yığın jargonları. Bu aptallar kendi jargonlarının sabit olmasını bile sağlayamıyor. Öncelikle bütün bunlar hayalî bir sera gazı etkisiyle alâkalı. Sonra yeryüzünün ısınmasıyla alâkalı oldu. Fakat neden çok soğuk olduğuna bir açıklama getirmek zorundaydılar, buna da "iklim değişikliği" dediler. Sonra küresel ısınma ve iklim değişikliğinin ne kadar farklı iki şey olduğuna dâir daha fazla jargonla seni vurdular. Seni gözlerinin önünde dolandırıyorlar.
Sana ağaçlar için ormanı göremeyeceğini söylemeye çalışıyorlar. Fakat API, Koch Endüstrisi ve Exxon'dan cesur insanlar sâyesinde artık ışığı görüyoruz.
Bir zamanlar insanlar, kurgulanmış sağlık problemleri yüzünden seni sigara içmemeye iknâ etmeye çalıştılar. Şimdi de hayalî bir felâketten dünyayı kurtamak için daha fazla yeşilci olmanı söylemeye çalışıyorlar. Yıllarca seni farklı yollardan darmadağın etmek ve korkutmak için yıllarını harcamış bu bilimcilere ve doktorlara izin vermeyi kes!
Bunu daha fazla sîneye çekmeyeceğim. Bu yüzden haysiyetli şirketlere paranızı verebilmeniz için Heritage vakfının sunumu, petrol ve kamu hizmeti kuruluşlarının finansmanı ile bir halk hareketi oluşturuyorum.
Büyük bir Amerikalının söylediği gibi: "Kalbinizin rahatsız olmasına izin vermeyin." Ve ben de bilimin kalbimi rahatsız etmesine izin vermeyeceğim.